11 Mart 2009 Çarşamba

süper kadın


anne olduğunuzda kariyer performansınızın düşeceğine dair bir sürü şey duyarsınız etraftan. yapacak o kadar çok iş vardır ki -hem de daha önceden hayal bile edemeyeceğiniz kadar çok- bir yandan hak verirsiniz bu tahmine. çocuk da yaparım kariyer de olsa olsa nil karaibrahimgilin bekar dünyasına ya da dankekin sekiz kekine özgü bir hayaldir herhalde. hele bir de yalnızsanız ve çok da paranız yoksa sizden ilgi talep eden şeyler çoğalır hayatınızda. sizdeki annelik halini gören size çocuklaşır bir anda...

içerde bebeğin ağlayan sesini duyduğunuzda ellerinizi giydiğiniz çıçıtlı süveterin iki yanından tutup açarken bulduğunuzda fark edersiniz bir anda: anaa ben süper kadın olmuşum ya!

süpermeni süpermen yapan sahne de, bence, takımelbisesini iki eliyle iki yana açıp içinden süpermen kimliğini çıkardığı sahnedir.

sonra hayatınızın başka yönlerinde de fark edersiniz bu işi. anneliğin gerektirdiği inanılmaz performansa ayak uydurmaya çalışırken bir bakarsınız daha önce yapamadığınız şeyleri de yapabiliyorsunuz.

bu elbette kariyeriniz için de geçerlidir. yaptığınız işi seviyorsanız hele de. ama ne biliyor musunuz? bence bunu çok yaymaya gerek yok! çünkü öbür türlü, zaten herkes sizden daha evin kızı olduğunuz için, abla olduğunuz için, gelin olduğunuzda birşeyler beklerken işyerinde de hem çok iş yapan hem de terfi yolu gözlemeyen çalışanlardan olduğunuz için giderek artan bir işyüküyle ve buna mukabil üç beş sırt sıvazlamasıyla karşılaşmanız zaten çok mümkün. bunlara bir de süper kadın olmanız beklentisini eklemeye ne gerek var!

süper kadınlıkları fark edilmeyen süper kadınlarla, ulus devletle ve savaşlarla alakalarıyla ilgili bir yazı: Ankara’nın Kılıkları: Boydanboya bir karşıkoyma

3 yorum:

kozmokomik dedi ki...

eskiden buna "saçını süpürge etmek" denilirdi. artık böyle denilmiyor çünkü kendimizi saçımız güzel olunca güzel hissediyoruz. eğer bi cadı değilsen süpürge ettiğin saçlar hiç işe yaramaz.
üstüne güzel bişeyler geçir, saçlar fönlü, tırnaklar frençli, marş marş

dido dedi ki...

anneliğin performansı arttıran haline engel olunamıyor ki. en dar vakitlere çok iş sığdırma becerisi ister istemez gelişiyor. tavsiye edilen şey, bundan etrafı haberdar etmemek ise, bu da pek mümkün değil. çok parlayan bir hal bu çünkü.
belki adlandırmada bi sorun var. belki bu süper kadınlık değil. normal, ninemden beri olan "kadın hali". bunun modern ismi "süper". çünkü modern kadına, aslında, yorgun-bezgin-depresif olmak öneriliyor. prototipik olarak 40-50'ler amerikasının kadınları: trankilizan kullanan, buzdolabı seven, bunalan ev kadınlığı. bunu aşıp, kadın dünyasını "iş+ev" gibi yeni bir ikiliğe sokunca "süper"lik durumu gündeme geliyor gibi.

gerçek şu ki, kadınlar ezeli olarak çok yönlü-bağlantılı-evresel bir şekilde gelişen varlıklar:)))

dido dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.